Kalıcı Makyaj ile ilgili biraz derinlemesine araştırma yapan herkesin kafasını karıştıran sorudur bu. Hangisini yaptırmalıyım, hangisi daha iyi, hangisi daha kalıcı? Vs…
Hangisi Daha İyi?
“Hangisi daha iyi” sorusuna cevap aramak yerine “hangisi benim için daha uygun” demek daha doğru olacaktır.
Kalıcı Makyaj’ın tarihçesine girecek olursak; her şey micropigmentasyon ile başladı. Yoğun olarak tercih edilen kaş kontürü, kalıcı eyeliner ve dudak renklendirme uygulamaları micropigmentasyon tekniği ile yapılıyordu. Bu teknikte dövme cihazına benzeyen bir cihaz kullanılır ve kalıcı makyaj için uygulanacak boyalar (pigmentler) kişinin cilt altındaki dokusuna bu cihazın ucundaki mikro iğneler ile yerleştirilir. Yıllar önce kullanılmaya başlayan micropigmentation tekniği her geçen gün yeni teknolojiler ile gelişerek tüm dünyada kullanımına devam edilmektedir.
Ülkemizde 2010’lu yılların başında yayılmaya başlayan kalıcı makyaj uygulamaları sadece micropigmentasyon tekniği ile yapılmaktaydı. Ancak kişinin kaşlarına yapılan tüm işlemler, kaş bölgesini doldurularak (tamamı boyanarak) yapılıyordu. Bu şekilde yapılan işlemler bazı kişiler tarafından tercih edilse de, birçok kişi tarafından yapay bulunuyordu.
2015’li yıllarda ise Microblading tekniğini duymaya başladık. Bu teknik ile yapılan işlemlerde cihaz kullanılmaz, bunun yerine iğne uçlu özel bir kalem kullanılır. Uygulamayı yapacak olan kalıcı makyaj uzmanı, bu kalem aracılığı ile boyayı cilt altına kıl görünümlü çizgiler çizerek yerleştirir. Sonuçta ortaya çıkan görüntü kaş kıllarımız gibi çizgi-çizgi olduğu için daha doğal bir görüntü ortaya çıkar. İşte tam bu noktada kafalar karışıyor; microblading kıl tekniği olarak görünürken, micropigmentasyon ise dolgu tekniği olarak anlaşılmaya başlandı.
Olayların ülkemizdeki tarihsel gelişimi açısından gerçek böyle gibi görünse de aslında öyle değil tabiki.
Microblading ile yapılan uygulamalar; cilt üzerine mikro çizikler atılarak yapıldığından ve başka bir yolu da zaten mümkün olmadığından sadece kıl tekniği şeklinde yapılabilir. Ancak micropigmentasyon tekniğinde her şey uygulamayı yapan uzmanın ellerindedir. micropigmentasyon ile kaşlar dolgu tekniğinde yapılabileceği gibi, kıl görünümlü çizgiler ile de yapabilir, hatta kıl görünümlü çizgiler arasına gölgeleme-pudralama yaparak daha da estetik bir görüntü ortaya çıkarabilir. Bu tamamen uygulamayı yapan uzmanın bilgi ve tecrübesiyle doğru orantılıdır.
Micropigmentasyon tekniğinde mikro iğneler çok hızlı bir şekilde girip çıkarak, cilt altına pigmenti-boyayı bırakır. Bu pigmentin hangi görünümde olacağı ise uygulamayı yapan kişinin sanatıdır.
Yani özetle, microblading veya micropigmentasyon olması farketmez, her iki teknikle de kıl görünümlü doğal kalıcı kaş konturu uygulaması yapılabilir.
Hangisi daha kalıcı?
Bu soruyu cevaplamadan önce şu belirtilmelidir ki; “kalıcı makyajın iyisi, daha uzun süre kalıcı olanı değildir.” Kalıcı makyajı ilk defa yaptıracak olan herkes bu soruyu sorar; “hangisi daha uzun süre kalıcı?” Kalıcı makyajı daha önceden yaptırmış olan kişiler ise başka bir soru sorarlar; “hangisini daha güzel kullanırım?”
Kalıcı makyajın yüzünüzde kaldığı süre içerisinde güzel görünümlü, canlı ve renk değiştirmeden kalması çok daha önemlidir.
Microblading tekniği ortalama 1 sene kalırken, micropigmentasyon tekniğinin kalıcılık süresi 2 yıla yakındır.
Bunun sebebi ise şudur: Microblading, cilt üzerine mikro çizikler atılarak yapıldığı için uygulanan boya çok derine inemez, bu sebeple diğer tekniğe oranla daha kısa süre içerisinde kaybolur. Eğer uygulamayı yapan kişi yeterli tecrübeye sahip değil ise, boyanın kalıcı olması için daha derin çizikler atar ve cildin kanamasına sebep olur. Sonuçta kanayan cilt kabuk bağlayarak boyayı dışarı atar. Sonuç yine değişmez.
Micropigmentasyon’da ise yukarı-aşağı yönde sürekli hareket eden iğneler boyayı cildin daha alt tabakasına bırakır ve kanama olmaz. Sonuçta daha derine işleyen boya daha uzun süre kalacaktır.
Ancak Micropigmentasyon ile yapılan kıl tekniği uygulaması her cilt tipinde aynı sonucu vermez. Özellikle yağlı ciltlerde kıl tekniği uygulanacaksa; derinin çok alt tabakasına inmeden daha yüzeyden yapılan uygulamalar tercih edilmelidir. Çünkü derinin alt tabakasına işleyen boyalar zamanla yayılarak kıl görünümünü kaybedebilir. Bu kişilerde microblading daha iyi sonuç verebilir.
Anlayacağınız üzere, bu tekniklerden biri diğerine göre daha üstün değildir. Ancak uygulama yapılacak olan kişi için biri daha uygun olabilir.
Kendiniz için hangisinin daha uygun olacağına karar vermek istiyorsanız Epila Güzellik Salonunda sizleri bekliyoruz.
EPİLA GÜZELLİK SALONUNDA
MODAYA GÖRE DEĞİL YÜZ ŞEKLİNE GÖRE KAŞ YAPIYORUZ.Doğru kaş, kişinin kendine yakışan kaştır. Her kaş, her kadına yakışmaz. Kaş rengi, saç rengi, ten rengi ve kemik yapısı doğru kaş şeklinin verilmesinde çok önemli. Kaşı yaparken altın orana bakıyor, ölçümler yapıyor ve ufak dokunuşlarla doğru kaşı birlikte tasarlıyoruz.
